28 Haziran 2009 Pazar

HAKKIMIZDA

Dadaş bisiklet çeyrek asırlık mazisini tecrübesine yansıtarak,kaliteden ödün vermeden her kesime hitap ederek,güleryüzlülüğü hayat felsefesi olarak benimsemiş ve tecrübesiyle,teknik elemanlarıyla siz değerli bisiklet severlerin vazgeçemediği bir şirket olmuştur.... Dadaş bisiklet ile her türlü bisikletinizin tamir,montaj,bakım ve yedek parça ihtiyacını karşılayabileceğiniz haftanın 7 günü açık servisimizde bulabilirsiniz ... Bizim en önemli özelliğimiz her marka ve model bisiklete servis hizmetinin verilmesidir.Dadaş bisiklete gelen her müşterimiz bizim bilgi ve tecrübemizle en kısa sürede problemlerini halledip mutlu bir şekilde yoluna devam eder.Firmamız bisiklet alacak kişinin ihtiyaç ve kullanımdaki maksadına göre farklı model ve türde bisiklet önermesi,satış sonrası servis ile sizlere hizmet vermeyi sürdürmektedir ve sürdürecektir...

BİSİKLETLE YAĞMUR DA GÜVENLİ SÜRÜŞ










Bisikletinizi ulaşım aracı olarak kullanıyorsanız özellikle kış başlarken veya kış aylarında heran yağmur ile karşılaşacağınız olasılığına hazırlıklı olmalısınız. Ülkemiz şartlarında (bisiklet yollarının yeterli olmaması, yağmur sularının caddelerde birikmesi ki bu içinden geçeceğiniz su birikintileri demek ve en önemlisi aynı yolu paylaştığımız motorlu taşıtlar ve ülkemiz şöförleri) gözönüne alındığında bisikletimizi çok sevmemize rağmen sahibi olmayan bisikletin bir anlam taşımayacağıdır. Burada öncelikli olan sizin güvenliğinizdir. Kış başlarken yağmurlu havalarda sürüş için güvenlik önlemleri ve dikkat etmemiz gerekenler olarak bir kaynak hazırlamaya karar verdim. Spor veya ulaşım amaçlı ne olursa olsun güvenliğinizi eksiksiz sağlayarak yola çıkmanızı hava ve ülke şartları doğrultusnda gerekirse ekstra güvenlik önlemlerini de tam olarak, eksiksiz hatta fazlasıyla sağlayıp önceliği güvenliğinize vermeniz gerekmektedir.Flaşör ÇeşitleriYağmurda ve gece sürüşlerinde hem farkedilmenizi hem de yolu görmenizi sağlayan bisiklet (flaşör) lambalarıdır. Birçok modelini bulabilirsiniz. Bidon üzerine sabitlenen, kask üzerine sabitlenen , arka sele altı park lambaları gibi... Piyasada sıklıkla bulabileceğiniz model olan küçük yuvarlak pille çalışan lambalar sokak lambaları desteği ile rahatlıkla yolunuzu bulmanıza ve karanlıkta varlığınıza dikkat çekecek yeterliliktedir. Fakat çok karanlık bölgelerde size yetersiz gelebilir. Bunun için dinamolu jeneratör sistemli aydınlatma düzeneği gereklidir. Dinamolu siz gittikçe yanan siz durunca sönen lamla sistemleri uzun yol sürüşlerinde pil arama sorununu yaşatmadığı gibi güçlü ışığıyla daha farkedilirdir. Handikapı ise jeneratör gücünü tekerleklerin dönüşünden alır. Yanı lastiğe-janta sürten bu sistem sizi yavaşlatır ve aşınmalara neden olabirlir. Bu sebeple jeneratörlü lambalar pek tercih edilmiyor. Diğer bir flaşör çeşidi ise kalem pille çalışan modellerdir. Şarjedilebilir il kullanılabilir. Işık gücü küçük yuvarlak pilden ve jeneratörlü sistemden daha fazladır. Uzun yola çıkarken yanınıza yedek pil aldığınızda aydınlatma ve güvenlik özelliği bakımından en çok tercih edilen/edilecek flaşör sistemidir.sokak aralarından çıkabilecek motorlu taşıtların sürücülerinin sizi farkedebilmesi için ön veya arka flaşörünüzü flaşlı pozisyona getirebilirsiniz giyim ve güvenlik bölümünde değineceğimiz reflektörlü giyimin seçimi de yağmurlu havalarda zor görüş sağlanabilen yollarda size güvenliğinizi sağlayacaktır. Unutmayın görünebilir olmak, farkedilmek önemlidir Giyim ve GüvenlikKışa hazırlık yaparken kıyafet seçimlerimiz için dikkat edilmesi gereken noktaları da belirtelim. Kışın bisiklet için seçeceğiniz kıyafetlerin yazın olduğu gibi bisiklet forma imajında olması gerekmiyor. Kışın seçimlerimiz ıslanmayacak, vücuda nefes aldıracak kumaşlar ile imal edilmiş rüzgar geçirmeyen gore-tex gibi kumaşlardan yapılmış olması önemli her gore-tex kumaş vücuda nefes aldıran özelliğe sahip değildir. Satın alırken özellikle sorunuz. Vücudun nefes alması şuaçıdan önemlidir ki; bisklet üzerinde terleyeceksiniz terinizin kumaş ile emilmesi üzerinizde kurumaması önemlidir öte yandan terli vücudun rüzgar almaması da gerekli rüzgaz geçirmeyen ve yağmurda su geçirmeyen bir kumaş olmalı. Butür bir kıyafet bulamazsanız heran yağmur ihtimalini dikkate alarak yanınızda hafif yağmurluk taşıyabilirsiniz. Taytların yağmurda suyu ve rüzgarı geçirmesi de kış bisikletçiliğinde önemli handikaplardan. Üst forma için bahsettiğim kumaş özelliğinde bir alt bulmaya çalışmalısınız. Bu tür bir alt bulmaz iseniz içinize teri emecek bir alt üzerine yağmurluk pantolon edinmeniz de alternatif olarak düşünülebilir. Eğer bulabilirseniz vücuda nefes aldıran yağmurlukları tavsiye edeceğim fakat bu tip yağmurluğu bulmanız gore-tex kumaştan giyim bulmanızdan daha zor.Yukarıda resimde karanlıkta reflektörlü yelek kullanımının ne kadar gerekli ve güvenlikli olduğunu görebilirsiniz. Trafikte görünebilirliği arttırma adını ışık vurduğunda sizin görünebilirliğinizi sağlayacak reflektörlü yelek veya reflektörlü ürünlerin kullanımının faydası sağlık ve güvenliğiniz için çok önemli. Yağmurlu günlerde motorlu taşıtların trafikte zor ve tehlikeli akışını dikkate almanız ve kendinizi maksimum koruma altına almanız gerekmektedir. Ayakkabı için ise ya kış için satışa çıkan kışlık kilitli bileklikli ayakkabı yada su geçirmeyen ayakkabı kılıfı kullanabilirsiniz.Yağmurda görüş zorluğu bisiklet sürücüsü için de bir sorundur.Yağmurda giderken gözlerinizi açmak bile bir sorun olur. Gözlüğünüz varsa da oluşan damlalardan ya da gözlüğün iç yüzeyinde oluşan buhardan önünüzü görmeniz oldukça zordur. (Buharı engellemek için pratik bir öneri : gözllük camının iç kısmına az bir miktar jel tipi diş macunu sürün ve yayın. Sonra fazla ovalamadan, üzerinde macun kalmayacak şekilde durulayın. Artık buğu oluşmayacaktır.)Normal koşullarda vücut ısısının % 20 ‘ si baş bölgesinden kaybedilir. Sıcak havalarda havalandırma amacıyla kasklarda bulunan deliklerden, kışın soğuk ve yağmur girer. Başımızı soğuktan korunmak için kaskın altına ince bir yün, bone veya polar bere giyilebilir. Bunun için gerekiyorsa kasktaki ayarlama pedlerini çıkarmak ya da ince olanları takmak yerinde olur. Kaskın üzerine geçirilen su geçirmez kılıflar da vardır.Yüzümüz de rüzgarı direk alan ve en korumasız bölgemizdir.Rüzgar ve soğuktan korunmak için kayakçıların kullandığı neopren malzemeden yüz maskesi kullanılabilir. Kulaklarınızı örten tarzda bereniz yok ise alın bandını kullanabilirsiniz. Saoğuklarda kulağı koruyucu ürün kullanmanın kulak sağlığına yararı vardır. Yolda GüvenlikÜlkemizde bazı illerde bisiklet yolu olmayışı bazı illerde ise kısa ve belki de sizin güzergahınızda olamayan bisiklet yolları haricinde bir güzergahta gidiyor ve motorlu taşıtlar ile aynı yolda ilerliyorsanız görülebilirliğinizin önemini anlatmıştık. Yolda ilerlerken trafik kanunlarımız gereği sağ şeridi kullandığımız için gizli bir de düşmanımız var. Bu düşman öyle ki yağmur yağdığında biriken sulardan görülemiyor ve hatta ülkemiz insanı bazen onları açık bırakıyor ki sular daha çabuk gitsin. Evet konu düşmenlar yolun sağ şeridi hizzasında bulunan su giderleri ızgaralar. Yağmurlu günlerde su yolun sağında yani bizim kullandığımız hizzada birikir. Kapağı açık olan ızgaraları farketmemiz mümkün değil. Bunu düşünürek yoğun trafik ve yoğun su göletleri gördüğünüzde gidebiliyorsanız kaldırımdan gidiniz. Yol bisikletleri (ki yağmurda fren problemi fazla olduğundan pek yol bisikleti yağmurda tercih edilmez) ince lastikleri ile su altında kalan görülemeyen ızgara içine girebilir ve yol bisikleti sürücüsü düşebilir. Kendinize uygun yolu ve ızgaraları görebileceğiniz bir güzergah seçiniz.Hızlı dönüşlerde ve her koşulda, bisikleti fazla yartırmamak kayıp düşme riskini azaltır. Dönülen tarafın aksi yönündeki pedalı en aşağı konuma getirip vücudun tüm ağırlığını bu pedala vermek ve bisiklet yerine vücudu dönülen yöne doğru eğmek görece hızlı ve güvenli bir dönüş sağlar. Yağmurlu havalarda bisikletin odüz yolda oturularak tasarlanmış ağırlık sistemini değiştirmeden kullanmaya çalışınız. Ayakta sürüş ağırlık denge değişikliği yapıp arka lastiğe binen ağırlığın ön lastiğe yüklenmesini sağlar arka lastikte yeterli ağırlık olmadığında kayma problemi artar. Ayakta veya ağırlık dengesini değiştiren sürüş tekniklerini kullanmayınız.Kış İçin Bisikletinizin AyarlarıYağmurlu havalarda bisikleti normal zamandan daha yavaş kullanınız. Ve normal zamandan daha önce fren yapmanız gerekmektedir. V frenler yağmurda pek etkili olmamaktadır. Yine de ağırlık yada yol bisikletlerinde disk frenin tercih edilmemesi gibi sebeplerden V fren için yağmurlu havalarda sürüşün pek de güvenilir olmadığını belirtmeliyim. Yine de seçimsiz aniden yağmura yakalanma durumu dikkate alınmalı ve fren pabuçları yenilenmeli ve kışa hazırlanmalı.V fren de frenleme için özel 3 mevsim su ve çamur performansı yüksek olan bfren pabuçları kullanılırsa frenleme etkinliğinin disk fren kadar olmasa da daha kolay ve güvenli olur.V frenlerde ıslak havalarda frenlerin etkisi azalır. Böylece durma mesafesi artar. Bunun nedeni ıslak jant üzerinde fren pabucunun bir süre kaymasıdır. Bu süre alüminyum jantlarda çok daha kısadır. Bu tip jantlarda fren sıkıldığı andan itibaren fren yüzeyinin kurumasına kadar bisiklet 5-10 metre yol alır ve ancak bu andan sonra normal işlevini yerine getirir. Aynı süret fakat krom demir veya boyalı demir jantlarda bu mesafe 25-30 metreyi bulabilir. Bu tip jantlarla ıslak yollarda trafiğe çıkmak pek güvenli değildir. Ya da çok süratli gitmeden, arada bir frenleri hafifçe sıkarak yol alınabilir, böylece jantaları kurutmuş olursunuz.Disc fren de ise tamamen organik yani resin disc fren balatası yerine içeriğinde metal+resin karışımlı bir balata kullanımı çok daha etkili frenlemeye yardımcı olur. bunun yanında tamamen metal balata kullanımı çamur ve yağmurda mükemmel bir frenleme sağlarken Rotorların ömrünü hızlı bir şekilde azaltmaktadır..Yağmurlu havalarda yavaş sürüşün yanısıra erken frenajın önemini de unutmamak gerekir. Lastikler kış için gözden geçirilmeli. İri dişli lastikler de kabak lastikler gibi kaygandır. Kış için ıslak havalarda ve şehir içi sürüşlerde ideal olan sık dişli, diş derinliği az lastikler daha iyi sonuç verir. Çamurlu koşullarda ise seyrek fakat yüksek dişli lastikler tercih edilmelidir. Kar için ise olabildiğince kalın lastik seçilmeli. Kalın lastiklerin yumuşak karda kara batma oranı lastik kalınlaştıkça azalır. Islak zeminlerde olabildiğince bisikleti dik tutmak ve ön freni kullanmamak gerekir. Kauçuk oranı yüksek özellikle yağmur lastiği yada 4 mevsim olarak belirtilen lastiklerin kullanılmasını ve NYLON yazanların aşırı derecede kayacağını unutmayınızKış aylarında yazınki gibi genleşme olmayacağı için lastiğin asfalt/zemin ile geniş alan teması olması sağlanmalı. Bunun için kışın lastik havalarının çok şişik olmamasına zemine temasın geniş olmasının sağlanması açısından önemlidir. Kabaklaşmış lastikler değiştirilmeli.Kışın hava şartları sebebi ile bisikletinizin frenlerini daha sık kontrol etmelisiniz (daha çabuk aşınır). Daha sık temizlemeli ve yağlamalısınız. Suya çok maruz kalan bisikletinizin kadrosunu da WD40 ile koruma altına alabilirsiniz. Kış şartlarındaki geziniz sonrası bisikletinizi temizleyip ıslak bırakmamanız paslanmasını önleyecektir zincir bakımının yapılıp kadronun kuru bırakılması önemlidir.Yağmurda sürüş esnasında motorlu taşıtların su sıçratmalarının yanısıra siz sürdükçe ön tekerlekten istikrarlı bir şekilde ayak bileklerinize arka tekerleğinizden de sırt kısmınıza doğru su sıçrayacaktır. Çocuk bisikletlerinde ve şehir isikletlerinde çamurluk varken spor amaçlı kullandığımız bisikletlerde çamurluğun olmaması kışın özellikle büyük handikap. Edinilebilecek hafif plastik çamurluklarla kış bisikletçiliği daha kolay ve çamursuz olabilir.Yağmurda bisikletinizi park ederseniz seleyi kuru tutmak için sele koruyucu veya duş bonesi kullanabilirsiniz. KAZASIZ SÜRÜŞLER

26 Haziran 2009 Cuma

İLK BİSİKLET




ilk Bisiklet Bisiklet icat Bisiklet Tarihi1645 yılında ilk bisiklet Patenti Fransız Jean Theson'a iki kişinin oturarak hareket ettirdiği dört tekerlekli küçük bir Alet yaptığı için verildi.1690 yılında Fransız asilzade Sivrao Kontu tarafından iki tahta tekerleği olan ve “celenfer” adı verilen pedalsız bir bisiklet yapıldı.Daha sonra tahta tekerleklerin yerle temas eden yüzleri demir çemberle kaplandı; fakat bu durum süspansiyon sağlamadığı için hızın azalmasına yol açtı. İskoç Kirk Patrik McMillan'ın 1839 yılında pedalı bulmasıyla bisiklette bugünkü görünümüne kavuşmaya başladı.1868′de ise tekerleklerin sert lastikle kaplanıp demirin çıkartılması sayesinde sürat arttı.Deneme niteliğindeki ilk bisiklet yarışı 1868′de Saint Cloud'da yapıldı.Bu yarışı İngiliz James Moore kazandı.Günden Güne gelişme gösteren bisiklete bağlananların sayısı çoğaldı ve 1881′de “Fransız Bisiklet Federasyonu “kuruldu. Daha sonra zincirli aktarma sistemi ve havalı lastiğin bulunmasıyla bisiklet bugünkü şeklini aldı. Çağdaş koşullara uygun ilk mukavemet yarışı 1890 yılında Fransa'da yapıldı. 1891′de ise uzun etaplı turların ilk örneğini oluşturan Bordeaux Paris yarışı onu takiben de Paris Brest-Paris yarışı düzenlendi. 1903 yılında düzenlenen ve yarışmaların en büyüğü olan Fransa Turu'nun Henri Desgrange ve L'Auto dergisi tarafından gerçekleştirlmesi bisiklet sporu için önemli bir atılım oldu.Yani 19.yy'ın başlarından itibaren Bisiklet önemli bir ulaşım aracı olması yanında tüm dünyada spor amacıyla da kullanılmaya ve üretilmeye başlandı.ABD'de1878′lerde başlayan bisiklet yarışlarının yaygınlaşması sonucu 1912′de Amerikan Amatör Bisiklet Birliği kuruldu ve birlik ABD'deki amatör yarışların yönetimini üstlendi.20.yy'ın ortalarına doğru ABD ve İngiltere'de otomobillerin yaygınlaşması ile bisiklet yarışlarında bir gerileme görülmeye başlandı; fakat zamanla ilgi tekrar arttı. amatör yol yarışları 1896′dan pist yarışları arasında yer aldı. Ayrıca her yıl bisiklet yarışlarının her dalında ulusal ve dünya şampiyonlukları yarışmaları yapılmaktadır.Bu şampiyonaların en önemlisi ve en zorlusu 21 etap üzerinden 2474 millik parkurda düzenlenen “Fransa Bisiklet Turu “dur.1900 yılında kurulan FICA'nın (Federation International Amateur de Cyclisme Uluslararası Amatör Bisiklet Federasyonu)1993 yılında yapılan kongrede kendini fesh etmesiyle Uluslararası Bisiklet Federasyonu (UCI) bu sporun tek kuruluşu haline geldi.Böylece uluslararası yarışları düzenlemek kategorileri saptamak ve dünya şampiyonalarının yerini ve zamanını belirtmekle yetkili tek kurum UCI oldu. Günümüzde bisiklete binmenin sağlığa yararlı olduğu görüşünün gelişmesi ile özellikle Avrupa'da uluslararası nitelikte pek çok bisiklet turları düzenlenmektedir.Bisiklet sporu ile ilgilenenlerin sayıaının artmasıyla bir çok ülkenin kent caddeleri ulusal parkları ve Belediye parklarında bisiklet yolları ayrılmaktadır

BİSİKLET LASTİKLERİ

BİSİKLET LASTİKLERİNİN SÜRÜŞE ETKİSİLastiklerin hava basıncı ve genişlikleri herhalde dağ bisikleti camiasında en çok tartışılan konulardandır.Geniş lastik mi daha iyidir, ince lastik mi, lastiği çok mu şişirmeli yoksa azmi kabilinden sorularla bugüne kadar kafa patlatmayan yoktur. Yolbisikletçiliğinde daha önce bilimsel olarak cevabi da bulunmuş olan bu sorular dağ bisikletçiliğinde bugüne kadar ciddi bir araştırma konusu olmadılar. Bunedenle dağ bisikletçiliğinde de genel kani, yol bisikletçiliğinden üzerindefazla düşünülmeden alınmış kuraldan oluşur: İnce ve yüksek basınçlı lastikkalın ve düşük basınçlı lastikten daha iyidir, daha düşük dönüş direncine sahiptir vs. Peki gerçekten böyle mi?Geçtiğimiz aylarda Köln Spor Yüksekokulu’nda bir çalışma gerçekleştirildi.Çalışmanın amacı bilimsel bir şekilde dağ bisikletçiliğinde lastiklerinkullanıma olan etkilerini ortaya çıkarmak. Bu da değişik zemin ile değişiklastik ve basınç tertipleri ile lastiklerin dönüş direncini hesaplamaktangeçiyor. Ortaya son derece çarpıcı ve bugüne kadar dağ bisikletçiliğindebellenmiş fikirlerin yanlış olduğunu gösteren sonuçlar çıktı. Önce araştırmanınne şekilde yapıldığına bakalım.Lastikler:Araştırmada birbirinden farklı lastik modeli kullanılıyor, Schwalbe AlbertBrothers, Fast Fred ve Racing Ralph modelleri, her model 2,0-2,35“ arasındadeğişen üçer farklı ölçüde deneniyorlar. Albert klâsik bir arazi binişilastiği, büyük dişli, Racing Ralph hafif dişli bir arazi binişi lastiği, FastFred ise ortası düz bir lastik.Basınç:Değişik basınçların kullanıma ve dönüş direncine etkilerini bulmak için herlastik her boyut ile 4 basınç değerinde deneniyor: 1,5-2-3-4 bar.Deneme parkuru:Denemeler 460m uzunluğunda çok hafif bir eğimle yokuş yukarı çıkan bir arazideyapılıyorlar. Arazide yan yana, ayni uzunlukta çimen, toprak ve asfalt parkurbulunuyor, bu da parkurlar arasındaki farkın sadece zemin olmasını mümkünkılıyor.Yöntem:Hava direncini asgarîye indirmek için saatte sabit 9,5km hız ile 460m’lik yolkastediliyor. Pedala bisikletçi tarafından verilen güç W cinsinden SRM aynakoluile hesaplanıyor. Burada belki kısaca SRM aynakolundan bahsetmek gerek.SRM Schoberer Rad Meßtechnik’in kısaltılmışı, yani Schoberer Bisiklet ÖlçümTekniği. Bu sistem mühendis Ulrich Schoberer tarafından geliştiriliyor ve ilkdefa olarak bisiklette W cinsinden harcanan gücü hesaplamayı mümkün kılıyor.Bugün SRM sistemi üç kategoride piyasada var. Hobi kategorisi, profesyonelkategorisi ve bilimsel kategori. Bilimsel kategori +/- %0,5 gibi bir hata payıile son derece kesin sonuçlar verebiliyor. Bisiklet dünyasında adı ün yapmışkim varsa, Armstrong, Ullrich, Bettini, Zabel, Cippolini, hep SRM sistemi ileçalışıyorlar.Çalışma sırasında lastikler arasındaki ağırlık farkları hesaplamada göz önündebulundurulmuş, ayrıca SRM ile elde edilen değerler Bohle firması tarafındanlaboratuarda lastiklerin dönüş direnci ölçülerek tasdik edilmiş.Sonuçlar:Araştırma bugüne kadar dağ bisikletinde lastikler hakkında edinilmiş fikirlerinneredeyse tamamen yanlış olduğu gibi son derece önemli bir sonuca ulaşmış. Busonuçlar 4 grafik ile Mountainbike Magazin dergisinde yayınlandı.Zemin etkeni:Beklendiği üzere çimen üzerinde dönüş direnci en yüksek, sonra toprak ve asfaltgeliyorlar. Büyük dişli Albert her yerde en zor dönen lastik. Hafif dişliRacing Ralph ilginç bir şekilde asfaltta ortası düz sayılabilecek Fast Fred’dendaha kolay dönüyor. Bunun açıklaması Racing Ralph’taki dişlerin birbirlerinedaha yakın olmaları ve bu sayede iki diş arasında tekerleğin „düşmemesi“, yanikesintisiz bir dönüşe imkân tanınması. Arazide ise lastiğin esnekliği büyükönem kazanıyor, lastiğin gövdesi ne kadar ince ve esnekse lastik zemine o kadarkolay uyum sağlıyor, o kadar kolay dönüyor.Lastik genişliği etkeni:Araştırmada kullanılan lastikler 2,0“ (50mm) ve 2,35“ (62mm) arasındalar.Şimdiye kadar 1,95 inçten yukarısını arazi binişi için uygun bulmayanlara tabloson derece çarpıcı bir sonuç sunuyor: Asfaltta geniş ve ince bir lastikarasında fark yokken arazide kalın lastikler daha kolay dönüyorlar. Zeminbozuldukça kalın lastiklerin üstünlüğü de artıyor.Görüldüğü üzere lastiklerin zeminle temas eden kısımlarının alanı eşit amasekli farklı. İnce lastiklerde temas yüzeyi daha ovalken kalın lastiklerdedaireye daha yakın. Bu sayede kalın lastiklerde lastiğin dönüş hareketinigüçlendiren ve lastiğin üzerinden dönmesi gereken kaldıraç kolu kısalıyor.sonuç: Asfaltta lastik kalınlığı arasında fark yok, zemin bozuldukça kalınlastik daha kolay dönüyor.Hava basıncı etkeni:Hava basıncı konusunda da son yıllarda iç lastiksiz sistemleri düşük basınçlakullanma gibi eğilimler olsa da genel kani yol bisikletçiliğinden alınmadır: Nekadar şişkin lastik, o kadar kolay dönüş. araştırma bu yargının da dağbisikletçiliği için tamamen yanlış olduğunu ortaya çıkarıyor. Asfaltta haliylebasınç arttıkça daha kolay dönen lastikler zemin bozuldukça zorlanmayabaşlıyorlar. çimen ve toprakta basınç ne kadar düşük olursa lastik o kadarkolay dönüyor.Bütün bunlar ne demek? Sadece asfaltta bisiklete binenler yüksek hava basıncıkullanmalı. Asfalt kullanımı için en iyi lastik tamamen düz ya da ortası düzveyahut dişleri birbirine yakın modeller. Arazide ise gerçekten hızlı olmakiçin hava basıncını düşürmek gerekiyor. Zemin ne kadar kötüleşirse düşük havabasıncının getirisi o kadar yüksek oluyor. Lastik kalınlığı konusunda dakesinlikle kalın lastikler daha iyiler.Görülen o ki zemin bozuldukça dönüş direncinin önemi artıyor. Bu da bir keredaha gösteriyor ki kemikleşmiş ön yargıları bir kenara bırakıp kullandığımızlastikleri tekrar gözden geçirmenin vakti gelmiş.__________________Hayal Gücü Bilgiden Daha Önemlidir.Albert Einstein ........................

BİSİKLETTE KADRO BOYLARI



Kadro alırken yada bisiklet alıken bakılması gereken iki önemli ölçü vardır bunlar resimdede belirtilen A ve B ölçüleridir... Burda A ölçüsü için alınabilecek seçenekler şunlardır ;BOY (cm) Kadro yüksekliği 155 - 165 35 - 38 cm 14 - 15 "165 - 170 38 - 41 cm 15 - 16 "170 - 175 41 - 43 cm 16 - 17 "175 - 180 43 - 46 cm 17 - 18 "180 - 185 46 - 48 cm 18 - 19 "185 - 190 48 - 53 cm 19 - 21 "B ölçüsü için ise kadrolar zaten orantılı olarak hesaplandığı için sorun çıkmayacaktır ama no name kadrolarda bu değerler önemlidir 14-15" kadrolarda 49-52cm15-16" kadrolarda 52-54cm16-17" kadrolarda 55-58cm17-18" kadrolarda 58-61cm18-19" kadrolarda 61-65cm arası olarak değişebilir...Performans kullanımı tur kullanımı gibi gibi farklı tercihlerde ; Performan için uygun ölçünün 1" ufağı tur ve uzun gezi yolculuklar ve turlar için is 1" büyüğü seçilebilir...Bunun dışında kalan gidon boğaz uzunlukları ölçüler zamanla denenerek bulunabileceği gibi ayrıca wrench-science tan da bakılarak uygun ölçüler ayarlanabilir...NOT: Bu ölçüler Dağ bisikleti seçeneklerine göre verilmiştir

BİSİKLET KAZALARININ NEDENLERİ

Bisiklete binen çocuğunuzu kontrol altında tutunİstatistiklere göre bisikletle meydana gelen ölümlerin yüzde 85′inin nedeni kafa travmalarıdır. Bisiklet kazalarının büyük çoğunluğu evin yakın çevresinde ve mahalle hudutları içinde meydana gelir. Yan yollardan veya mahalle aralarından ana caddeye çıkışlar 10 yaş altındaki bisikletli çocuk ölümlerinin yarısından fazlasının temelini oluşturur.10-19 yaşları arasında meydana gelen ölümlerin yüzde 58′inin nedenleri arasında ise motorlu araç yollarına dönüşler ve girişler yer almaktadır. Bu nedenle ebeveynler bisiklete binen çocuklarını sürekli kontrol altında tutmalıdır.Peki nelere dikkat etmek gerekir?Öncelikle bisikletin çocuğunuza uygun olduğundan emin olun. Çocuğunuza aldığınız bisikletin kullanıma hazır olduğunu gösteren ”test edilmiştir” etiketinin varlığını kontrol edin. Çok küçük ve büyük bisiklet güvenlik açısından risktir. Bu nedenle bisiklet boyunu kontrol edin. Çocuğunuzu bisiklete bindirin ve her iki ayak parmaklarının iki yandan da yere dokunduğundan emin olun. Bisiklette zil bulunmasının yaya kazalarını önleyeceğini de unutmayın.9 yaş altı çocuklar mutlaka bir yetişkin nezaretinde bisiklete binmelidir. Bu yaş grubundaki çocukların çoğu gözetim altında olmadan güvenli bir şekilde bisiklete binecek beceride değildir. Çocuğunuzu yalnız başına bisiklet kullanmaya bırakmadan önce güvenli bisiklet sürüşü için gerekli yol kurallarını öğrendiğinden emin olun.Çocuğunuza trafik işaretinin ne anlama geldiğini öğretin ve ona kurallara uymasını öğütleyin. Çocuklar hiçbir zaman arkalarına bakmadan bisikletle dönüş yapmamalıdır. Çocuğunuza dönme sinyali vermeden ve dönmeye başlamadan önce omuzlarının üzerinden geriyi kontrol etmeyi öğretin. Eğer trafik yoğunsa çocuğunuz dönüşe başlamadan önce yolun kenarında durup uygun bir boşluğu beklemelidir.Çocuklar kalabalık caddelerde ve gece bisiklete binmekten kaçınmalıdır. Çocuğunuz yine de gece bisiklete biniyor ise bisiklette far olması gerekir ve ayrıca yanında bir el feneri bulunmalıdır.Çocuğunuza araç yollarının tehlikesini öğretin. Çocuğunuz araç yollarının güvenlik riski oluşturan tehlikeli kavşaklardan oluştuğunu bilmelidir. Yola girmeden önce durmalı ve sola öne sağa tekrar sola bakarak etrafı gözetlemelidir.Genç bisikletçiler için yürüyüş yolu belki de en uygun yer olacaktır. Çocuğunuzun yürüyüş yolunda bisiklet kullanacağından araç yoluna çıkmayacağından emin olun.Çocuğunuzun yolu geçmesinin ne zaman emniyetli olacağını anlamasına yardımcı olun. Ona caddeyi yaya yolunu ve tren raylarını geçerken bisikletiyle yürümesini öğretin.Çocuğunuza kask giydirin. Bisikletli ölümlerin 4′te 3′ü kafa travmalarıyla ilgilidir. Bu nedenle güvenlik açısından standartlara uygun bisiklet kaskı giymek önemlidir. Çene kayışı ve pedi ayarlandığında kask ileri geri oynamamalı ve çıkmamalıdır. Kafaya düzgün şekilde ve yatay olarak oturmalı kaş üstünde iki parmak mesafe kalacak şekilde aşağıya doğru kafayı sarmalıdır. Çene kayışı acıtmayacak kadar sıkı ön ve arka kayışlar ise sıkıcı ayarladığında kulak altında birleşecek şekilde olmalıdır. Kask işlevini bir defa yerine getirir. Eğer kaskınız çarpmaya maruz kalır ve iç gömleği yani fileleri şoku üzerine almak durumunda kalırsa yeni bir kask satın alın. Hasar görünür olmasa da kaskın şok emme kapasitesi yok olmuş olabilir. Eğer çocuğunuz 5 yaş altında ise kaskın özellikle bu yaş grubu için dizayn edildiğinden emin olun. Kaskı kısa aralıklarla kontrol ederek iyi durumda olduğunu tespit edin. En önemlisi kask kullanarak çocuğunuza örnek olun.Bisiklet malzemelerini kontrol edin. Çocuğunuzun bisikletinin ışık reflektör zil gibi güvenlik malzemeleriyle donatıldığından emin olun.Bisiklette çocuk puseti kullanırken öncelikle çocuğunuz tarafından açılamayacak özellikte emniyet kemerli ve sağlam dayanıklı bir koltuk seçin. Çocuğunuzun ayaklarının korumasının yeterli olduğundan da emin olun. Çocuğunuzun sallanmasını engellemek için yüksek arkalıklı ve yan korumalı bir puseti tercih edin. Pusetin sallanmaya dayanıklı olması için bisikletin ana yapısına sıkıca ve emniyetlice monte edilmesi gereklidir. Unutmayın; bisikletin arka selesine oturamayacak kadar küçük olan çocuklar hiçbir zaman bisikletle taşınmamalıdır. Ancak boynu yalnızca küçük bir kaskı taşıyabilecek kadar kuvvetli olan çocuklar yani genellikle 1 yaşında olanlar bisikletin arka selesine oturtularak taşınabilir

ÇARPRAZ ZİNCİR KULLANIMI İLE İLGİLİ 10 ÖNEMLİ TAVSİYE









Tipik bir çapraz zincir kullanım durumu...Bisiklet kullanımında en sık karşılaştığımız hatalardandır çapraz zincir kullanımı. Özellikle ülkemizde ulaşım amaçlı bisiklet kullanan insanlarımızın büyük çoğunluğu bu hataya düşmektedir. Neden? Çünkü çapraz zincir kullanımının bir hata olduğunu bilmemekteler! Peki nedir çapraz zincir kullanımının zararları öğrenmek ister misiniz?1. Zinciriniz Çabuk Uzar. Zincirin uzun süre çapraz kullanımında yaşanan olumsuz durumların başında zincirinizin hızla uzaması gelir. 1000 - 1200km kadar sağlıklı kullanılabilmesi gereken normal bir zincir, sürücünün ağırlık ve kullanış stiline göre 500-600km’de ömrünü tamamlayabilir.Tipik bir çapraz zincir kullanım durumu...Bisiklet kullanımında en sık karşılaştığımız hatalardandır çapraz zincir kullanımı. Özellikle ülkemizde ulaşım amaçlı bisiklet kullanan insanlarımızın büyük çoğunluğu bu hataya düşmektedir. Neden? Çünkü çapraz zincir kullanımının bir hata olduğunu bilmemekteler! Peki nedir çapraz zincir kullanımının zararları öğrenmek ister misiniz?1. Zinciriniz Çabuk Uzar. Zincirin uzun süre çapraz kullanımında yaşanan olumsuz durumların başında zincirinizin hızla uzaması gelir. 1000 - 1200km kadar sağlıklı kullanılabilmesi gereken normal bir zincir, sürücünün ağırlık ve kullanış stiline göre 500-600km’de ömrünü tamamlayabilir.Vites Sistemine Yıpratıcı Yük Biner2. Aynakol ve Kaset Çabuk Eskir. Bisiklet zinciri, aynakol dişlileri ve kaset dişlilerini birbirine bağlayan ve pedal çevrilişi esnasında büyük yüklerin bindiği bir düzenektir. Sürüş esnasında zincirin çapraz kullanılması durumunda, gerek kaset gerekse aynakol dişlileri gereğinden hızlı ve geri dönülmez şekilde yıpranacaktır.3. Zincir Kopabilir. Zincir çapraz kullanım esnasında en zayıf konumunda bulunmaktadır. Bu durum ani yüklenmelere karşı zincirin her an kopması ihtimalini oldukça güçlendirir.4. Zincir Baklaları Yamulabilir. Zinciriniz yüklenmelerde kopmasa da baklalarının geri dönülmez şekilde yamulması ve sık sık sıkışıklık yapma olasılığı çok yüksektir . Hiçbir Getirisi Yoktur. Neden çapraz zincir kullanılır? Küçük dişliden küçük dişliye (ön-arka) ya da tersi durumda sanki az ve yumuşak çevirerek daha fazla yol alınacağı hissine kapılır insan. Ve unutur gider bu yanlış konumda zincirini. Hele bir de ‘market bisikleti’ tabir ettiğimiz ‘100-200YTL’lik bir bisiklet kullanılıyorsa vites sistemi bu yanlış konuma hemen alışacak ve bir daha normal çalışamayacak hale gelecektir. Oysa ki örneğin en küçükten en küçüğe dişli aritmetiği gözden geçirildiğinde bu konum yerine aynakol orta dişli ile kasette büyükçe bir dişli konumu aynı p. Hiçbir Getirisi Yoktur. Neden çapraz zincir kullanılır? Küçük dişliden küçük dişliye (ön-arka) ya da tersi durumda sanki az ve yumuşak çevirerek daha fazla yol alınacağı hissine kapılır insan. Ve unutur gider bu yanlış konumda zincirini. Hele bir de ‘market bisikleti’ tabir ettiğimiz ‘100-200YTL’lik bir bisiklet kullanılıyorsa vites sistemi bu yanlış konuma hemen alışacak ve bir daha normal çalışamayacak hale gelecektir. Oysa ki örneğin en küçükten en küçüğe dişli aritmetiği gözden geçirildiğinde bu konum yerine aynakol orta dişli ile kasette büyükçe bir dişli konumu aynı performansı sağlayacaktır.Soldaki karede doğru, sağdaki karede ise yanlış (çapraz) zincir kullanımını görüyorsunuz.6. Ön Aktarıcıya Zinciriniz Sürtebilir. Genelde bu konumda zincirin ön aktarıcıya sürtme ihtimali yüksektir. Sürtme olmayacak şekilde ayar yapılsa bile bu durumda da normal vites değişimleri sağlıklı yapılamayacaktır.7. Çekiş Sisteminiz Tek Bir Zincire Alışır. Bir kez çapraz kullanıma alışan çekiş sistemi (aynakol, kaset dişli) bir daha yeni zincirle çalışamaz hale gelecektir. Yanlış bir kullanım nedeniyle tüm sistemin çöpe atılmasına neden olabilirsiniz!..erformansı sağlayacaktır. Soldaki karede doğru, sağdaki karede ise yanlış (çapraz) zincir kullanımını görüyorsunuz.6. Ön Aktarıcıya Zinciriniz Sürtebilir. Genelde bu konumda zincirin ön aktarıcıya sürtme ihtimali yüksektir. Sürtme olmayacak şekilde ayar yapılsa bile bu durumda da normal vites değişimleri sağlıklı yapılamayacaktır.7. Çekiş Sisteminiz Tek Bir Zincire Alışır. Bir kez çapraz kullanıma alışan çekiş sistemi (aynakol, kaset dişli) bir daha yeni zincirle çalışamaz hale gelecektir. Yanlış bir kullanım nedeniyle tüm sistemin çöpe atılmasına neden olabilirsiniz!..

BİSİKLET ALIRKEN DİKKAT


İnsan bisiklet konulu bir internet sitesi hazırlar olunca, yakın - uzak pek çok arkadaşın da 2Teker’ler konusunda bilirkişisi haline dönüşüyor. Ne zaman bir yakınım ya da yakınımın arkadaşı bisiklet satın alacak olsa, sorular dönüp dolaşıp şu noktaya geliyor: ‘Emre bilir ona da bir danışalım!’. SATIN ALACAĞINIZ BİSİKLET TÜRÜNÜ DİKKATLİ SEÇİNKaçınılmaz olarak yöneltilen ilk ve en temel soru bu oluyor: Hangi Bisikleti Seçmeli?Benim ise bu soruya karşılık yönelttiğim ilk karşı sorum şu şekilde gelişiyor: ‘Ne amaçla kullanacaksınız?’O kadar önemli ki bu soruyu sormak ve alacağınız cevaba göre yapacağınız yönlendirmeler; belki de görüş bildirdiğiniz arkadaşınızın geri kalan ömründe ‘bisikletin varolup olmayacağını’ tayin etme gücüne sahip oluyorsunuz!..Eminim sizlere de zaman zaman bu soru yöneltiliyordur: Bilmem hiç düşünmüş müydünüz bu şekilde? ...işin kısası herkes kendi kullanım tarzına göre bisiklet almalıdır...